Ana içeriğe atla

Aphrodite & Arsilyan


Merhabalar size bugün hayallerimi süsleyen bir konuyla geldim. Benim için çocukluktan beri anlamı olan ve zamanla asıl tarihini öğrendiğim deniz kızları hakkında yazmak istiyorum. Benim maceram Deniz kızı Ariel ile başladı küçükken. Sonrasında mitolojiye ilgi duydum ve bunun arkasında yatan şeyin mitolojik bir bağlam olduğunu öğrendim. Bu beni daha da heveslendirdi. Bu tarz yazılar yazmaya daha yatkın hissettim kendimi. İki en sevdiğim konu iç içe. Hadi simdi konuya hakim olmayanlar için anlatmaya başlayalım :) 

Tanrı önce suyu yarattı. Su yaratılışın başlangıcıdır ve bütün canlılarda sudan yaratılmıştır. Su bütün din kitaplarında kâinatın özü olarak kabul edilir ve yaratılışın kaynağı olması yanıyla doğurganlığında temsili olan su, hem hayat vericidir hem de temizleyici ve arındırıcı özelliğiyle bilinir. Suyun doğuşuyla hayatın içindeki canlıların varlığı merak ediliyordu. Ve yavaş yavaş keşfetmeye başladılar. 

Yunan mitolojisindeki Aphrodite’nin doğuş hikayesi şöyledir:


Kronos (Zeus’un babası) tanrı katında hükümdarlığı eline geçirmek için kendi babası Ouranos’un cinsel organını keser ve Akdeniz’e atar. Denizde düşen organın oluşturduğu köpüklerden tanrıça Aphrodite doğar. Aphrodite bir deniz kabuğu içinde yol alarak Kıbrıs kıyısında duruverir. Onu denizin kıyısında karşılayan ve onu büyütecek olan  canlılardan habersizdir. Evet Aphrodite deniz kızları tarafından büyütülmüştür. Deniz kızlarının varlığını gören ilk insan Aphrodite'dir.  Dolayısıyla hikayenin devamını bilen asıl kişi de odur. Bilinen ilk deniz kızı hikayesi Yunanlılarda görülmüştür. Rivayete göre Deniz kızları suyun hayat bulmasıyla yani tanrının suyu yarattığı andan itibaren doğmuşlardır. Öncelikle balığa benzeyen bir yapıları ve kolları vardı. Deniz kızlarının ilk insanla yani Aphrodite ile karşılaşmasıyla birlikte her şey değişti. Aphrodite onlarla büyürken her şeyi onlarla öğrendi ilk aşkını da. soyunun tek merboyu olan Arsilyan ile büyük bir aşk yaşadı. Deniz erkeği ya da merman, deniz kızının efsanevi erkek muadilidir. Bu aşkın sonunda Aphrodite ve Arsilyanın bir çok çocukları dünyaya geldi. Ve bambaşka bir fiziki yapıda doğan mermaidler insan olan anneleri ve balık formunda yüzgeçlere sahip kolları olan merman babalarından farklı olarak, kuyrukları ve pulları olan belden aşağısı balık formunda ve bacakları yerine pullu balık kuyrukları vardı. Belden yukarısı ise insan formundaydı. Böylelikle ilk deniz kızları doğmuş oldu...

Yorumlar

Yorum Gönder

Yorumların benim için önemli.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Doğal Taşlar ve Hikayeleri

  Doğal taşlar bazılarımız için batıl kabul edilse de, hayatımıza fazlasıyla olumlu enerji yaydığına inanıyorum. Zaten geçmişten günümüze çoğu medeniyette de kullanılmıştır ve farklı efsaneleri vardır. Bir doğal taş aldığımızda onun olumlu enerjisinden yararlanmak isteriz. Çoğu insanın bilmediği durum şudur ki taşa bizden önce dokunan çok kişinin olması. Aldığımız doğal taşın nötrlenmesi yani arındırılması gereklidir. Bir çok arındırma yöntemi vardır. Benim en çok tercih ettiğim yöntem 1 gün boyunca toprakta gömülü olarak bırakmak. Bu süreyi beklemek istemiyorsan akan soğuk suyun altında 3-5 dakika arası bekletmek, adaçayı veya lavantayla tütsülemek gibi farklı yöntemleri de kullanabilirsin. Herkesin söylediği gibi niyet çok önemlidir. Taşının belli bir özelliği olabilir ama niyetine göre enerjiyi kullanabilirsin. Taşını arındırdın, bir niyetinde varsa benim tavsiyem ay ışığında bekletmen. Çoğu astrolog da bunu önerir. Doğal taşının şarj olması ve arınmasında ay ışığı önemli rol oy...

Yunan Mitolojisi ve Truva Savaşı

Merhaba!  Bu benim ilk blog yazım kendimi rahat hissetmek ve daha rahat yazabilmek için araştırmayı çok sevdiğim ve ilgi duyduğum yunan mitolojisinden bir şeyler paylaşmaya karar verdim. Okuduğum ve yararlandığım kaynağımı yazımın sonunda seninle paylaşıyor olacağım. Bugün ki konumuz herkesin kulak aşinalığı olan Truva Savaşı. Sparta Kralı Menelaos'un güzeller güzeli eşi Helen'in Truvalı Paris tarafından kaçırılmasıyla tetiklenen bu savaş yunan mitolojisinde ve edebiyatında gerçekten çok önemlidir. Bu savaşa biraz yakından bakalım. Thetist ve Peleus'un düğününde Eris üzerinde 'en güzeline' yazan bir altın elmayı Hera,Athena ve Aphrodite'e doğru atarak art niyetli bir şekilde güzellik yarışmasının fitilini ateşler. İnanılmaz derecede güzel olan bu üç tanrı ödülü almak için rekabete girer. Elmayı tanrıçalardan birine Zeus'un vermesini isterler. Zeus haliyle bu topa girmeyerek daha önce adaletiyle tanrıların gözüne giren Paris'in yapmasını ister. Zeus tanrı...